Tarım ilacı korkusu yayılmaya devam ediyor. Artık o kadar paranoyak hale geldik ki marketten alınan her besine kuşku ile bakıyoruz.
Çözüm ise çoğu zaman organik ürünleri tercih etmekten geçiyor. Peki herkesin, her şeyi organik almaya yetecek ekonomik gücü var mı?
Maalesef hayır! Konuyla ilgili çok fazla istek geldiği için uzun süredir kendim için takip ettiğim bir grubun listesini sizinle paylaşacağım.
Bu sıralamada EWG (Environmental Working Group) adlı yapı en çok kullanılan meyve ve sebzeleri tarım ilacı yönünden inceliyor. Ardından sonuçları ışığında besinleri “dirty 12-kirli 12” ve “clean 10-temiz 10” olarak listeliyor.
Bu liste size birkaç açıdan yardım edecek:
- Kirli 12 grubunda bulunan besinleri kesinlikle organik almaya çalışarak ve dışarıda tükettiğiniz öğünlerin içerisinde olmamasına dikkat ederek tarım ilacına maruz kalmaktan kurtulacaksınız.
- Temiz 10 grubunda olan besinleri ise konvansiyonel tarım yöntemleri ile üretilse bile alıp diyetinize dahil ederek hem mutfak giderini azaltacak hem de dışarıda tüketilecek besin aramakta zorlanmayacaksınız.
Listeye geçmeden önce son olarak tarım ilaçları (pestisid) hakkında birkaç şey söylemek istiyorum.
Yazı İçeriği
Tarım ilacının zararları
Tarım ilacı denildiğinde birçok kişinin aklında masum bir tablo oluşturuyor. “İlaç” kelimesi nedeniyle tam anlaşılmayan bu zararlı etkeni daha iyi anlamanızı istiyorum.
Bitkilerin üzerinde doğal olarak var olan, verimi düşüren ve ürünü kalitesizleştiren böcek, parazit ve mantar gibi canlılara karşı oluşturulmuş kimyasal bileşenler olan tarım ilacı özünde bir tür zehir. Hayatlarını devam ettirmeye çalışan böcek, parazit ve mantar gibi canlıları öldüren bir kimyasalın bedeninize zarar vermemesini nasıl bekleyebilirsiniz ki?
Sorun bu kadarla da kalmıyor. Çünkü yağmur ve benzeri doğal durumlardan etkilenmesini önlemek için çoğu tarım ilacı yağ içerikli çözücüler ile uygulanır. Böylece besinin içine nüfus eder ya da kötümser bir tahminle çıkmamak üzere yüzeye yapışır. İşte bu sebeple basit bir yıkama neredeyse hiçbir zaman tarım ilaçlarını besin yüzeyinden çıkartamaz.
Tarım ilaçlarını besinlerin üzerinden nasıl çıkartacağınızı anlatacağım bir yazıyı hazırlıyorum. Kısa süre içinde yayınlayacağım.
Peki bu şeytani kimyasal grubu tam olarak ne kadar kötü? İşte tarım ilaçlarının oluşturabileceği hastalıklardan birkaçı:
(Lafa değil, araştırmaya dayanan etkileri sıraladım. Komplo teorilerini de dahil edersek liste tahmininizden çok daha fazla uzar)
Korkunç değil mi?
En çok tarım ilacı barındıran 12 besin
Çilek: Konvansiyonel çilek ürünlerinin 3’te 1’inde ondan fazla farklı tarım ilacı bulunmuştur.
Ispanak: Organik üretilmeyen ıspanakların %97’sinde tarım ilacı kalıntısına rastlanmıştır.
Nektarin: Klasik tarım ürünü nektarinlerin %94’ünde iki veya daha fazla tarım ilacı kullanılmıştır.
Elma: Elmaların %90’ı tarım ilacı ile temas etmiştir. Hatta difenilamin adlı (Avrupa’da yasaklı bir tarım ilacı) kalıntısı elma örneklerinde tespit edilmiştir.
Üzüm: Evet, üzüm de tarım ilacı açısından sabıkalı. Hatta klasik tarım ürünü bir üzüm ortalama beş farklı tarım ilacı kalıntısı içerir.
Şeftali: Organik olmayan şeftalilerin -neredeyse- hepsi tarım ilacı kalıntısı içerir. O tüylerin altında saklanan kötü şeyler de olabiliyor demek ki.
Kiraz: Ortalama beş farklı tarım ilacı kalıntısı içeren kirazların %30’u kansere sebep olduğu bilinen ve Avrupa’da yasaklı iprodion adlı bir pestisid içerir.
Armut: Yapısı sebebiyle miktar olarak oldukça fazla tarım ilacı kullanılan armut da maalesef kara listede.
Domates: Türk mutfağının vazgeçilmez besini olan domatesin klasik tarımla üretilmesi demek üzerinde ortalama dört farklı tarım ilacı kalıntısı olması demektir.
Kereviz, patates ve dolmalık biber: Patates diğer tüm besinlerden çok daha fazla (miktar açısından) tarım ilacı içerir. Ayrıca dolmalık biber ve kereviz de oldukça fazla tarım ilacı içeren besinlerdir.
En az tarım ilacı barından 10 besin
Avodako: Yağlı yapısıyla sevdiğinizi bildiğim avokadoyu sevimli kılan bir diğer neden tarım ilacı içermemesi. Yapılan çalışmada avokadoların sadece %1’inde tarım ilacına rastlanmış. Soyularak tüketilmesi ve kalın bir kabuğunun olması onun için önemli bir artı.
Ananas: Meyve olduğu için diyetinize çok eklemenizi önermesem de klasik tarım ürünü ananasların %90’ı tarım ilacı içermez.
Lahana: %86’sının tamamen tarım ilacı içermediği kanıtlanan lahananın geri kalan %14’lük kısmı da sadece bir adet tarım ilacı kalıntısı içeriyor.
Soğan: Türk mutfağının bir diğer efendisi olan soğan bizi domates gibi üzmüyor ve sadece %10’nunda tarım ilacına rastlanıyor.
Kuşkonmaz: Pahalı olmasına rağmen kuşkonmazı sevmeniz için önemli bir nedenim var. Alınan örneklerin sadece %10’u tarım ilacı içerir.
Patlıcan: Düşük karbonhidratlı beslenmenin ana öğesi olan patlıcanın 4’te 3’ü hiç tarım ilacı içermiyor.
Karnıbahar: Konvansiyonel üretilen karnıbaharların %50’si tarım ilacı kalıntısı içermez.
Brokoli: Karnıbaharın yakın akrabası olan brokoli de tarım ilacı açısından oldukça temiz. Örneklerin sadece %30’u tarım ilacı içeriyor, geri kalan %70’lik kısmı tamamen temiz.
Kivi ve kavun: Kendileri oldukça şekerli olmasına rağmen listede yer buluyor ve tarım ilacı açısından %60 ve %65’lik temizlik oranıyla kendini sevdiriyor.
Peki ne yapacağız?
Geldik bu listeyi nasıl kullanmanız gerektiğine. Biliyorsunuz, artık tarım ilacı her yerde ve maruziyeti azaltmak oldukça önemli. Çünkü tarım ilacının oluşturduğu zarar bir anda değil, birikimli olarak ortaya çıkıyor ve yaşam tarzı bu birikimi tetikliyor.
Yani besinleri doğru kullanmaya ve seçmeye başlarsanız uzun vadede tarım ilaçlarından büyük oranda korunabilirsiniz.
Önerilerim ise oldukça basit:
Kirli 12 grubuna dahil besinleri mutlaka organik alın ve asla dışarıda tüketmeyin. Çünkü -neredeyse- hiçbir restaurant sizin organik beslenmenize odaklanmaz.
Temiz 10 grubuna ait besinleri ise mümkünse organik, değilse konvansiyonel tarım ürünü olarak tüketin. Dışarıda tüketeceğiniz besinleri de temiz 10 grubundan oluşturmaya dikkat edin.
Tertemiz besin tükettiğiniz günlere!